26 Aralık 2009 Cumartesi

seni motor



ekşisözlük benim için adeta bir fakbadi.

güncel olarak okuyup, anlayıp, ilgilenmek yerine, sadece ihtiyacım olduğunda arama motoru olarak kullanıyorum.

duyguları incinmiyordur umarım.

16 Aralık 2009 Çarşamba

Cennetin yerini buldum.



Dışarda geçen saatler sonunda eve gelip, yorganın içine girip, çıplak ayaklarını çarşafa sürtmek inanılmaz bir duygu ya, siz onu bir de topuklu ayakkabıdan sonra deneyin. Pahabiçilemez.

13 Aralık 2009 Pazar

Koyun Psikolojisi



Birilerinin yanlış yaptığını görmek,
sana daha rahat yanlış yaptırıyor.
O iyi de çevresi kötü söylemini çıkaranın bir bildiği varmış demek.

10 Aralık 2009 Perşembe

Berlusconi İstifa?

berlusconi istifa! from cansu elter on Vimeo.



vat dedin gülüm?

Ha bir de



Tüm toplantı boyunca kurumsal kelimeler dışında tek laf etmeyen o kel, gravatlı adamların, toplantıdan çıkarken, kapıda kendi aralarında fısıldaşıp, tarafıma bakıp pis sapık bıyık altı gülüşmeleri. Rezilsiniz.

MAJOR BİR SORUN

"Major bir sorun" diyip duran müşterinin aklını yiyim.

30 Kasım 2009 Pazartesi

eli kalem tutmuş erkek



Romantizm üzerine dersler veren, bakımlı, yakışıklı, kaslı, italyanca bilen, yemek yapabilip, ayak masajından anlayan bir erkek, beni yazan bir erkek kadar etkileyemez.

Çizene de hayranlık duyuyorum, ama yazan çok başka...

25 Kasım 2009 Çarşamba

"red"



"red"dedilmek kırmızı bir duygu;
seni durduruyor, ama gözlerini de hırs bürüyor.
İronik değil mi? Biraz da tehlikeli?

23 Kasım 2009 Pazartesi

şiddetli geçimsizlik



İş hayatı zormuş. kadınlar daha zor.

yanlış.



Yanlış, yapıldıkça diğerlerine kapı açıyor.

ŞŞŞŞ!



Kendine ait bir sırrın olması, gerçekten büyük bir şeyler yaptığının kanıtı.
İyi ya da kötü, en azından düz bir hayat yaşamadım dersin.

29 Eylül 2009 Salı

olmayınca olmuyor


Mesela şu anda hayvanlar gibi çalışmam gereken bir iş var, ama bende tık yok.
bu gece ille çıkacak aradan, ama saatini bekliyorum. İşlerin de biyolojik saatleri var, o saate gelmeden bir nane çıkmıyor çok afedersin.

uyku


Her sabah vapurda bir şekilde göz aşinalığım olan insanlar, siz de beni artık çehren tanıyorsunuz, biliyorum.
Yolculuk arkadaşı olalım mı?
Vardığımızda biriniz de beni uyandırın be.

19 Ağustos 2009 Çarşamba

boş gezenin hoş kalfası


Mesela ben şu an boşum.
Hep düşünürdüm biraz zamanım olsa bloga ne güzel yazar da yazarım, daha çok zaman ayırırım, oh içerik pezevengi olurum diye.
Acı gerçek şu ki öyle bir dünya yok.
Bir kere yaydınız mı yayıyorsunuz, hastalık gibi, elimi kaldırmaya üşeniyorum o derece yani.
2 haftada bir haber girsem sağlığıma duacı olacak blog. Yazık oluyor.
Şimdi de şöyle düşünüyorum, boştayım, yayıyorum, halbuki bir işe girdiğimde düzene girecek hayatım. Daha çok yazacak konu bulacak, daha çok önem vereceğim.
Bakalım çalışmaya başladığımda yeni mazeretim ne olacak, sürekli sallıyorum seni blog, afedersin.
(dilin olsa küfredersin, biliyorum)

16 Temmuz 2009 Perşembe

power tuşuna bastıktan hemen sonrası


msn, friendfeed, gmail, facebook, twitter, hotmail
şu dönemde hayatımın önem sırası bu.
gerisi de öte beri işte.

13 Temmuz 2009 Pazartesi

insanlar ikiye ayrılır; dans edebilenler ve edemeyebilenler


şimdi neden böyle yazdım
çünkü dans edemeyenler eksik değil, sadece edemeyebilirler
olabilir yani
herkese verilmemiş bu özellik, napalım
ben dans edemiyorsam, benim suçum mu ulan!
edememe hakkımı kullanıyorum ben.
sinirlenirim böyle

i love pekiştirme takısı


memlekete, aile evine gitmek güpgüzel
sabahtan akşama gecelikle dolaşıp kıçımı kaşıyorum
tüm gün discovery'de ki anlamsız mühendis programlarını izliyorum
hayat bomboş ve bu haliyle şapşahane

30 Haziran 2009 Salı

olmuyor işte


biyolojik saatiyle iş saati uymayanlara yeni bir iş yasası çıkarılsın.
insaniyet namına.

28 Haziran 2009 Pazar

biz ki saftık, bizi çevre bozdu


hayattan çok şey mi bekliyoruz?
esnaf olsam, dükkanımın önüne sandalye koyup otursam...
kariyer diye altına girdiğim bir ton stresin, hırsın, çalışmanın puff olup uçması...
hayatın bayram olması...